Unutma Mektupları/Öyle ya ama Unuttum Sanma

“Öyle ya, hayat akıp gidiyor ve çoğu insan geçmişini hiç yaşanmamışçasına ardında bırakarak, çoğu zaman şimdiyi bile atlayarak, önüne bakmaya devam ediyor.” Sana yalan söylemicem söylesem de inanmazsın zaten. Ben hala dünü yaşıyorum şimdiki zamanlarımın aklı havalığında. Gelecek benim için çok uzaklarda. Ve biliyorum aslında biraz da suçluyum. Unutma mektupları derken adına,unutmak için değil unutmak istediklerimizi birbirimizin aklına yazmak için başlamıştık ama ben gene zamanın içinde kayboldum. Alışkınsın sen benim kaybolmalarıma.hani yazmıştın ya bi keresinde “dün de mi aramalıyım seni,gelecekten mi beklemeliyim diye” işte ben hala zamanın faili meçhulündeyim. O akıp giden hayatın içine karıştım. Acılarım azalmadı,yalnızlıklarım ve sana yazmaya olan ihtiyacım da.
Çok hızlı büyüdüm ben, sana cümleler biriktirirken. Saçlarımın beyazı da arttı,yüzümün çizgileri de.yaşanmışlıklarımda birikti,yaşamayı es geçtiklerim de. Hala o duvarların arkasında duruyorum ve hala hayatla körebe oynuyorum. Ve her düştüğümde durmaksızın kanıyor yaralarım. Zaman bize ilaç olmuyor nedense.
Seni unuttum sanma,sana yazmayı da.kayboldum sadece zamanın ortasında kendi içimde. halbuki ne çok söylenmemiş kelime biriktirdim. ne çok anlatılacak hikaye.biliyorum bi yerinden ben başlasam yazmaya, anlatmama gerek kalmayacak anlayacaksın. ama unuttum işte kendimi.o kadar çok hayatı yaşıyorum ki aynı anda, kendi ömrüme kaçak yapılaşıyorum sürekli......bilirsin aslolan yalnızlıktır ve dayanıklıyım ben tüm yalnızlıklara...
Öyle ya ama unuttum sanma...
Post a Comment